1 Mart 2014 Cumartesi

Yangın Yılları

         


         Yangın Yılları
         Ahmet Telli
         Aşama Yayınları

         Ne varsa eskilerde var. Ne yazıyorsa eskiler yazıyor.
         Böyle söylüyorum da ben eskiler, yeniler karışık okuyorum halbuki.
         Neyse… Demem odur ki; bu şiir kitabı, Yangın Yılları, hâlâ güncelliğini yitirmemiş şiirler içeriyor. Özellikle de siyasilerle ilgili olanları. Aynı şeyler hâlâ tekrarlanıyor günümüzde. Hâlâ acılar, yıkımlar…

         Okuyun lütfen.
         Bu arada imzalı bir kitap. Koleksiyonuma bir kitap daha eklendi. Mutluyum. :)

Bukre

         


         Bukre
         Kahraman Tazeoğlu
         Destek Yayınları

         Güzellik, bakmayı bilen gözdedir sevgilim. Artık kendime layık olanı seçebiliyorum sayende. Bir insanın gözlerine bakıp, kalbini görebiliyorum her seferinde. Eskisi gibi değilim. Neden mi senden çok daha öndeyim? Herkesin dünyası kendi gördüğü kadardır sevgilim. Sen önüne bakarken, ben uzakları ezberledim. Sen olup bitenlerle ilgilenirken, ben olmayanın izindeydim.
Çivi çiviyi sökermiş, yalnızlığı kanatan hüzünlü şarkılar, yalnızlığa iyi gelirmiş. İşte ben bu şekilde hayata karşı direndim. Keşke bana akıl vereceğine, aklımı alacak kadar beni sevseydin. Ben, bir çocukluk edip büyüdüm işte! Sen büyümüşsün ama doğmamışsın bile.
Ben, senin doğrundum sevgili. Ötekiler gelip geçerdi. Sen doğru olanı değil, geçerli olanı seçtin. Terk etmek kazanan olmaya yeter zannettin.
Bana, bir veba busesi bırakıp gittin; bak şimdi yerini başkaları aldı. Bu aşkın vebası sende, busesi bende kaldı. Seçtiğin yolda sana mutluluklar diliyorum. Unutmak alışmaktır. Unutursun demiyorum… Ama alışacaksın biliyorum.
(Arka kapak)

Bu kitabı bu kadar çok bahsedildiği / her yerde karşıma çıktığı için okudum. Sırf meraktan. Bir şey değişmedi hayatımda ama. Yani tamam, her kitap insan hayatında olağanüstü değişiklikler yaptıracak diye bir kaide yok. Ama bari bir rüzgar estirip bir yaprağı titretmesini beklerim / beklerdim en azından.
Olamadı. :)
Ortaokul 3 seviyesindeydi resmen kitap. Daha önce de okumuştum gerçi Kahraman Tazeoğlu’ndan. Biliyordum yazı tarzını da işte merak. O kadar anlatılınca da mükemmel bir şey bekliyor insan. Yok yani. Olmamış hiç.

Üzülerek söylüyorum ki vakit kaybıydı benim için.