Anais Nin
Şöyle diyor Anais Nin yazmak konusunda:
“Bir de, hayata dair farkındalığımızı artırmak için yazarız. Benzerlerimizi baştan çıkarmak, büyülemek ve teselli etmek için… Aşıklarımıza serenat yapmak için… Tüm deneyimlerimizi ikişer kere; hem anı yaşarken, hem sonradan hatırlarken tatmak için… Proust gibi hayatın sonsuz bir döngü olduğunu göstermek ve kendimizi bu sonsuzluğa ikna etmek için… Hayatı aşkın kılmak, onun ötesine erişmek için… Başkalarıyla iletişim kurmayı, konuşmayı öğrenmek için, labirentin kalbine yolculuğumuzun kaydını tutmak için… Boğulur gibi olduğumuzda, elimizin kolumuzun bağlandığını hissettiğimizde, yalnızlıktan delirirken yazarız. Yazmadığımda dünyam küçülmeye başlar, bir hücreye kapatılmışım gibi gelir bana. Ateşimi ve rengimi yitiririm. Deniz için dalgalarının kabarması neyse, benim için de yazmak odur ve ben buna nefes almak derim.”
“Niçin yazıyorsunuz?” sorusu bana çok soruldu, yine de cevabı henüz tam bilmiyorum. Bu soruyu kendime de sık sık sorarım. Galiba insan en çok yaşamak isteyebileceği bir dünya yaratmak için yazar. Bugüne dek bana sunulan hiçbir dünyayı yaşanabilir bulmadım; annemle babamın dünyasını, savaşanların dünyasını, politikacıların dünyasını, hiçbirini… Sonunda kendime ait bir dünya yarattım. Hükmedebileceğim toprakları, kendimi defalarca yok edip yeniden yaratabileceğim bir iklimi olan, atmosferinde nefes alabileceğim bir dünya…”
ben niye yazdığımı bılıyorum rahatlamak için !
YanıtlaSilby mutu; çoğu zaman ben de öyle yapıyorum.
YanıtlaSilAma yine de bu kadının gerekçeleriyle de aramda bir bağ olduğuna inanıyorum. :))