24 Nisan 2016 Pazar

Pi




        
         Pi
         Akilah Azra Kohen
         Destek Yayınları
        
         Şimdi itiraf zamanı!
            İtiraf ediyorum: Sana tuzaklar kurdum.
            Adlarını Fi ve Çi koydum.
            Can Manay’ın Duru’ya duyduğu açlıkla çıkardım seni yola,
            Hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını
            Deniz’le anlatmaya çalıştım sana…
            Beni takip etmen için yolumuzu
            Onların hikayeleriyle süsledim.
            Anlamları da hemen hemen her satıra gizledim.
            Çünkü Pi’deydi asıl anlatmak istediklerim.
            Çaresizdim. Vazgeçemezdim.
            Sana bu manzarayı mutlaka göstermeliydim.
            Seninle nihayet burada buluşmak için çok emek verdim.
            Şimdi yine gel benimle, birlikte yürümeye devam edelim.
            Savaşların savaşılarak kazanılamayacağını, asıl zaferin ancak doğrudan ayrılmayınca kazanıldığını Özge anlatsın sana,
            Yaptığımız her şeyin evrende dönüp dolaşıp bize nasıl geri geldiğini Can’dan dinle,
            Analiz edebildiğimiz kadar güçlü, sadeliğimiz kadar güzel, gerçekliğimizdeki samimiyet kadar eşsiz olduğumuzu Bilge’de gör,
            Kendi değerini başkalarının gözünden biçenlerin acısını Duru’yla anla,
            Ve Deniz’in düşüncelerinde tanış geleceğin insanıyla…
            Gel benimle. Yolumuz uzun değil,
            Nihayet sana gidiyoruz, bana… BİZ’e.

            Sorgulanmamış, analiz edilmemiş bir yaşam hiç yaşanmamıştır.
         (arka kapaktan)

         Okuyalı çok oldu bu kitabı. Hatta yılbaşından önce bitirdim diye hatırlıyorum. Hiçbir şeyi yapamadığım gibi kitap yazılarımı da yazamadım. Daha yazılacak başka kitaplarım da var yani. Sırayla hepsi yazılacak inşallah.
         Gelelim Pi’ye. Serinin son kitabı Pi. Bazı şeyler netliğe kavuşuyor insanın kafasında bu kitapta. Bazı şeyler de hadi bazı karakterler de yerle bir oluyor.
         Bana göre ana karakter olarak yazılan kitabın sonunda aslında figüran oldu mesela.
         Okuyan arkadaşlarım sonuna çok şaşıracaksın demişlerdi. Pek şaşırmadım ben. Aslında hiç duymadığım bir şey değildi bu çünkü dernekte bu konu hep konuşuluyor ve üzerine bazı çalışmalar yapılıyor. O yüzden bana yabancı gelmedi.
         Üç kitabın bana hissettirdiklerini sırasıyla yazacak olursam da soğuk, sıcak ve ferah oldu.
         Genel itibariyle sevdiğim bir seri oldu. Tavsiye ederim.
        

         

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder