6 Haziran 2013 Perşembe

Brida

        

         Brida
         Paulo Coelho
         Çeviren: Seçkin Selvi
Can Yayınları
“Ruh eşimi nasıl tanıyacağım?”
Wicca, Brida’ya “Riske girerek” dedi. “Başarısızlık, hayal kırıklığı risklerini göze alacaksın. Arayışına devam ettiğin sürece sonunda zafere ulaşacaksın.”
Brida, güzel bir İrlandalı kızın ve onun bilgiye erişme çabasının öyküsü. Brida, ona korkularının üstesinden gelmeyi öğreten bilge bir erkekle ve dünyanın gizli müziğine ayak uydurarak dans etmeyi öğreten bir kadınla karşılaşır. O iki kişi Brida’da Tanrı vergisi bir yetenek olduğunu görür; ama yeteneğini kendisi bulabilmesi için genç kızı kendi içine doğru bir keşif yolculuğuna yönlendirirler.
Brida kendi yazgısını ararken, kişisel ilişkileri ile kendini dönüştürme isteği arasında bir denge kurmaya çalışır.
Usta romancıdan çarpıcı aşk, tutku, gizem ve esriklik öyküsü.
(Arka kapak…)

Bu kitapla ilgili önyargılarım vardı daha önce okuduğum yorumlar yüzünden. Ama o sabah işe gitmeden önce kitaplığımın önüne geldiğimde elim bu kitaba gitti nedense. Geç kalıyordum, çok düşünmeden attım çantama. Ne zaman başladım ne zaman bitirdim, çok hatırlayamıyorum o kısmını. Ama kitabı okurken sabırsızlandığımı ve çok heyecanlandığımı hatırlıyorum. Ve elimden bir türlü bırakamadığımı da…
Coelho, sevdiğim bir yazardır ama hep beni hayal kırıklığına uğratır. Nedenini tam olarak tanımlayamıyorum ama kitaplarını okurken nedense bri eksiklik duygusuna kapılıyorum. Sanki bazı şeyleri yazmıyor da kendisine saklıyor gibi yazar. Sanki kitap daha devam etmeliymiş de o bizden kıskanıp yazmamış gibi… Bilemiyorum.
Kitabın beni bu kadar heyecanlandırmasının sebebi büyücülük, cadılık falan dedil elbette. Tam da bugünlerde üzerinde düşündüğüm “ruh eşi” meselesi. Yazmaya çalıştığım –yeni- bir roman var ve birikimli olarak ilerlemiyor. Parça parça, başka başka bölümleri yazıyorum ruh halime göre. İşte geçen hafta tam ruh eşi meselesini düşünürken bu kitabı okumam beni çok heyecanlandırdı işte. Çünkü ben kitapların kendilerini doğru zamanlarda okuttuklarına inanıyorum.
Yani bende çok farklı bir yer edindi bu kitap. Kafamdaki bazı sorulara da cevap oldu, güzel oldu. Ayrıca içinde “Gölgeler Kitabı”ndan bahsetmesi de ilginç bir tesadüf oldu. Okumayı bitiremediğim, yine aynı konulardan bahseden ve aynı isimli başka bir kitabım var.

Not: Bu kitabı geçen hafta Perşembe günü bitirdim. Hatta Cuma günü başladığım kitap da bitmek üzere. Ama ülkemizin şu anki durumu malum. Herkes gibi ben de bir twitter bir facebook bir olayları gösteren kanallara bakayım derken aklımı yitirdim neredeyse. Tez zamanda güzel günler görmek dileğiyle. Bu direnişle ilgili bir yazı yazıyorum, yayınlar mıyım bilemiyorum ama zaten yeri bu blog değil. Diğer bloglarımdan birinde yayınlarım muhtemelen.

Kalın sağlıcakla. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder