Kore'deki Çatı Katımdan Sesleniyorum
Didem Duygu Demir
Ephesus Yayınları
Kendi
küçük dünyasında kelimenin tam anlamıyla yuvarlanıp giden, yaprak uçsa gülen
bir kızdım ben. Ufak tefek düşler kurardım uyurken… Ancak ne yazık ki hayat her
zaman izin vermiyordu yaşamda istikrarlı olmaya.
Düşlerimin kaybolduğu, gülüşlerimin silindiği bir
dönemde, aşkın o sihirli gücü tuttu ellerimden. Bir Asyalının derin çekik
gözleri şifa olurken titreyen kalbime, başkentin gri sokakları umut koktu
yeniden.
Bir süre aşk konuşuldu Kızılay’ın oynak kaldırımlarında. Gölgelerimize
bakınca, tek göze çarpan aramızdaki otuz santimlik boy farkı olsa da… Biz
bundan çok daha fazlasıydık aslında.
Bu, benim hikâyem… Ve hikâyemin kahramanı bir Koreli.
“Bir dakika bekle, hemen geliyorum!” diyerek yanımdan
ayrıldı. Yaklaşık on dakika ayazın orta yerinde bekledim gözlerden kaybolan ve
çantasını bana emanet eden adamı. Geldiğinde elinde iki bardak kahve vardı. Elime
tutuştururken ince ince mırıldandı.
“Bu akşam kahve içmek istemediğini biliyorum. Bu,
ellerini ısıtmak için.”
(Arka kapaktan)
Bu kitabı ilk çıktığından beri merak
ediyordum. Hatta youtubeda çok eğlenceli diye bahsetmişti birkaç kişi. E-kitap
olarak okudum kitabı. Bana göre çok komik değildi. Orta seviyede bir kitaptı. Ama
yaz için kolay okunur bir kitap diyebilirim.
Kitabın sonunda devam edecek yazıyordu.
İkinci kitabı çıktı mı bilmiyorum ama çıktıysa onu da okuyabilirim.
tanıtımınız eğlenceli görünüyor... paylaşıma teşekkürler...
YanıtlaSilRica ederim. @emineöztürk
YanıtlaSil