Dede Korkut Elinden, Anka Dilinden Türk
Mitolojisinden Masallar
Sacide Çobanoğlu
Yurt Kitap Yayın
Bozkırda
büyük göçlerin kahramanlıkların ve sevdaların Türk dünyasının dilden dile
dolaşan, bilinen ve az bilinen masalları
Evvel zaman içinde, kalbur zaman içinde, deve tellal,
pire berber iken, ben babamın beşiğini, derede odun yükler iken, alem uykuda
ben pusuda iken, bir varmış bir yokmuş, ademoğulları pek çokmuş… Bu kullar
içinde bir Altın Arıa varmış… Bunun masalını anlatayım sana, sen de İstanbul’u
verirsin bana. O yalan bu yalan, fili yuttu bir yılan. Yılan urgan, yapraklar
yorgan iken, arı kaplan, sinek haberci iken, biz samandan börek satar, karını
cebimize atar iken, derken, sabahleyin erken, keçiler koyunları traş eder iken,
tahtakurusu saz çalar, sıçan cirit atar iken… Evvel zamanda kalbur kazanda, bir
varmış bir yokmuş…
(Arka kapaktan…)
Bu kitabı okumaya 3 Nisan 2017’e
başlamışım. Çok uzun zamandır bitirmeye çalışıyorum ama çok sevmedim kitabı. O yüzden
elimde süründü durdu.
Sevmememin sebebi şu: Bize yıllarca
destan ile masal arasındaki fark öğretildi ve hep destan diye okuduklarımız bu
kitapta masal olarak yer alıyor. Masal gibi girişi ve sonu var yani. Ama içerik
okuduğumuz destanlarla aynı.
Bilmediğim bir şeyle karşılaşır mıyım
diye okumuştum ama olmadı ne yazık ki. Oysa masalları severim ama hep bunlar
destan değil miydi karmaşasıyla okuduğumdan bir süre sonra sıkıldım. Mesela Oğuz
Kağan Destanı… Hani destandı bu hikaye. İşte bu kitapta masal!
Kitabın sonunda ise Dede Korkut hikayeleri
kitaba göre masalları var. Çocukken Dede Korkut hikâyelerinden korkardım. :D
Yeniden okumak iyi oldu. Gerçi pek unutmamışım.
Neyse! Tüm Türk yurtlarının hikâyelerini,
kahramanlıklarını öğrenmek isterseniz güzel bir kitap. İyi yönünden bakalım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder