27 Haziran 2017 Salı

Mavi Sürgün

         


         Mavi Sürgün
         Halikarnas Balıkçısı
         Bilgi Yayınevi

     “Karakolda ona, “İstiklal Mahkemesi’ne gideceksin.” Denir. Niçin İstiklal Mahkemesi’ne gittiğini bilmez. İki jandarma ile kelepçeli olarak İstiklal Mahkemesi’ne sürüklenir. Mahkemenin bulduğu bir suç vardır. Sonunda cezasının idam olacağı anlaşılır. Sabırlık ve tarlakuşu eller, göğüste kavuşturulmuş, idamı bekler. Sürgün edileceksin denir. Sürgün yeri Bodrum bir muammadır, bir karanlıktır. Ama işte apansız karanlık kalmaz. Bu Mavi Sürgün yazısı, bu işin nasıl olduğunu anlatacaktır.”
     (Arka kapaktan)

         Eğer öte taraf varsa ve bir gün hepimiz buluşacaksak tanışmak istediğim ender insanlardan biri Balıkçı. Kitaplarını oku oku doymuyorum. Her ay da bir kitabını okumaya çalışıyorum.
         Hatta Bilgi Yayınevi’nden çıkmış bu Bütün Eserleri serisini de sahaflardan tamamlamaya çalışıyorum. Yani keşke Bilgi Yayınevi bana seriyi yollasa. :D
         Bu kitap Balıkçı’nın sürgününü, Bodrum’u ve Bodrum’un Bodrum oluşunu anlatıyor. Ben Balıkçı’nın kitaplarını ilk okumaya başladığımda –tabii hikayesini tam bilmediğimden- İstanbul’dan Bodrum’a gidişin bu kadar uzun ve acılı olmasına çok şaşırmıştım. Ama dönemin şartlarını ve bürokrasinin saçma sapan prosüdürlerini düşünürsek biraz normal geliyor.

         Ben kitapta en çok Balıkçı’nın Bodrum’a ulaştığı, o denizle buluştuğundaki hislerini sevdim. Tabii onun haricinde Bodrum ile ilgili anlattığı her şey de çok güzeldi. Bodrum bugün Bodrumsa Balıkçı sayesindedir zaten. O getirttiği tohumlar bile yeter bence. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder