19 Ağustos 2017 Cumartesi

Ölüme Boyun Eğmeyen Adam

        


         Ölüme Boyun Eğmeyen Adam
         Jack London
         Çeviren: Ersin Yıldırım
         Arkhe Yayınları

         Savaşın en kanlı günlerinden bir gün… Asker, en iyi arkadaşının az ilerde kanlar içinde yere düştüğünü gördü. İnsanın başını bir saniye bile siperi üzerinde tutamayacağı ateş yağmuru altındaydılar. Asker teğmene koştu:
            -Teğmenim, fırlayıp arkadaşımı alıp gelebilir miyim
            “Delirdin mi?” der gibi baktı teğmen…
            -Gitmeye değer mi? arkadaşın delik deşik olmuş… Büyük olasılıkla ölmüştür bile. Kendi hayatını da tehlikeye atma sakın. Asker ısrar etti ve teğmen “peki” dedi. “Git o zaman”
            İnanılması güç mucize. Asker o korkunç ateş yağmuru altında arkadaşına ulaştı. Onu sırtına aldı ve koşa koşa döndü. Birlikte siperin içine yuvarlandılar. Teğmen, kanlar içindeki askeri muayene etti. Sona onu sipere taşıyan arkadaşına döndü:
            -Sana değmez, hayatını tehlikeye atma demiştim. Bu zaten ölmüş.
            -Değdi teğmenim. Dedi asker...
            -Nasıl değdi? Dedi teğmen. Bu adam ölmüş, görmüyor musun?
            -Gene de değdi komutanım. Çünkü yanına ulaştığımda henüz sağdı. Onun son sözlerini duymak, dünyaya bedeldi benim için ve arkadaşının son sözlerini hıçkırarak tekrarladı:
            -Geleceğini biliyordum!... demişti arkadaşı… Geleceğini biliyordum!...
            (Arka kapaktan…)

         Okuyacak kitap bulamayınca yani kitaplarımın arasından bir şey seçemeyince hemen sevdiğim bir yazarın kitabını alırım elime. Yine aynı şeyi yapıp Ölüme Boyun Eğmeyen Adam’ı attım çantama. Yolda okumaya başladım. İlk hikayeden sonra da anladım ki kitabın adı başka ama içindeki bir hikaye daha önce okuduğum Ormandan Gelen Ses’teki öykü. Ben o kitapta Ormandan Gelen Ses olarak okumuştum hikayeyi. Ama bu kitapta sanki her bölüm yeni bir hikaye gibi başlıkla sunulmuş ve adı da başka.
         Ben bunu anlayamıyorum. Tamam, her yayınevi aynı yazarın kitabını basabilir ama kitabın adını değiştirerek mi olmalı bu. Ben bu kitabı sırf Jack London’un kitabı diye almışımdır çok büyük bir ihtimalle. Okumadığım bir kitabı olduğunu düşünerek almışımdır. Yayınevlerinin kitabın ismini değiştirerek kitap basmasını çok doğru bulmuyorum açıkçası. Bir de bir hikâyeyi parçalara bölüp sanki birden fazla ve birbirinden farklı öyküler gibi yayınlamak çok da doğru gelmiyor bana.
         Bir diğer rahatsız olduğum konu ise kitaptaki yazım hataları idi. Olabilir, insan kontrol ediyor, hata çıkabilir ama bence çok fazla vardı. Ki –mısın, -misin soru eklerinin ayrı yazılması gerektiğini çocuklar bile bilir. Böyle kitaplara özellikle bakıyorum editörü var mı diye. Varmış. Selam olsun kendisine. :/

         Son olarak da arka kapaktaki alıntının kitabın neresinde geçtiğini anlayamadım çünkü geçmiyor. :/ Olmamış canım Arkhe Yayınları. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder