17 Temmuz 2020 Cuma

Dünyaya Orman Denir

 


Dünyaya Orman Denir

Ursula K. Le Guin

Çevirmen: Özlem Dinçkal

Metis Yayıncılık

 

Ağaçlarla kardeş gibi yaşayan ve düşleri en az bizim gündelik yaşamımız kadar gerçek olan bir ırk, kendini “gerçekçi” Arz’lılara karşı nasıl savunabilir? “Yazmak çoğunlukla zor ama keyifli bir iştir benim için; bu öyküyü yazması kolaydı ama pek keyifli değildi. Bana hiç seçenek bırakmadı. Ülserli bir patronun sekterine mektup yazdırması gibi yazdırdı kendini bana. Ben orman ve düş üzerine yazmak istiyordum; yani belirli bir ekolojiyi içeriden bir bakışla betimlemek, biraz da Hadfield’in ve Dement’in uyku düşlerinin işlevleri ve düşün yararları üzerine görüşleriyle oynamak istiyordum. Ama patron ekolojik dengenin tahrif edilmesinden ve duygusal dengenin reddedilesinden bahsetmek istiyordu. Ahlak ders veren öyküleri pek sevmek, çoğunlukla iyilik duygusundan yoksun olurlar. Umarım bu öykü öyle değildir. Madem bir kere ahlak dersi vermek zorunda kaldım, şunu söyleyebilirim bir tek. Don Davidson olmak Raj Lyuboy olmaktan daha da acı vericidir.”

(Arka Kapaktan)

 

Hainli Döngüsü’nden okumaya devam ediyorum. Dünyaya Orman Denir de insanlar Arz’daki kaynaklarını tükettikten sonra kaynak üretebilecekleri yerler aramaya başlarlar ve yaratıkçık dedikleri varlıkların ülkesine gelirler. Bunlar kendilerine insan, düş dünyaya gerçek dünya, Arz’dan gelenlere ise Devadam diyen savaşmayan, devlet ve yönetimleri olmayan küçük, yeşil tüylerle kaplı varlıklardır. Sürekli ama sürekli bir ağaç kesim işi olur. Ağaçları Arz’a götürmek için istiflerler, açılan araziye fiberotu ekilir. Yaratıkçıklar köleleştirilir.

Ama bir şeyler olur. Bu yaratıkçıklar ile iletişim kurabilmek için birbirlerinin dillerini, kültürlerini öğrenmek gerekir. Yaratıkçık Selver de öğrenir; Devadamların dilini, yaptıklarını, asıl yapmak istediklerini, onlara göre insanın ne olduğunu, insanın kazanmak için neler yapabileceklerini…

İnsan hep kötü. Gittiği yere yıkımla, kötülükle gidiyor. Gerçek yaşamı geçtim kitaplarda bile bu böyle. Sevmiyorum. Bu her şeyin üzerinde sonsuz hak gören yaratığı sevmiyorum.

Not: Goodreads’de Avatar’a ilha olan kitap gibi yorumlar gördüm ama ben film konusunda biraz kıt olduğum için o kısmını bilemeyeceğim.

 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder