2 Şubat 2017 Perşembe

Limonlu Pastanın Sıradışı Hüznü

         


         Limonlu Pastanın Sıradışı Hüznü
         Aimee Bender
         Çeviren: Suat Ertüzün
         Can Yayınları

         Bir gün, mutsuzluğu, acıları ve arzuları, en derindeki sırları görme yeteneğin olduğunu keşfetseydin…
            Bir gün, sana gülümseyen yüzlerin ardını görüp sana en yakın kişinin yüreğinde kilitlediği kapıları aralasaydın, ne yapardın?..
            Büyümenin eşiğindeki Rose için hayat, bir sabah geri dönülmeyecek biçimde değişir. Zira annesinin yaptığı limonlu pastadan aldığı bir lokmayla, sadece yemeği değil, onu pişiren kişinin duygularını da tatmakta olduğunu anlar…
            Olağanüstü yeteneği, aynı zamanda derin bir kaygı ve hüznü de beraberinde getirir; çünkü her zaman neşeli, güler yüzlü ve sevecen biri olarak bildiği annesi, kalbinde sarsıcı bir gerçek saklamakta, ailesinden ayrı ikinci bir hayat yaşamaktadır… Çok geçmeden babası ve ağabeyinin de çok özel yetenekleri olduğunu anlar. Her üçü için de bu yetenek, kimi zaman bir mucizeye kimi zaman da yakalarını kurtaramadıkları bir illete dönüşecektir.
            Hemen her ailenin üstünü örttüğü gerçekleri, duyarlı ve yetenekli bir genç kızın büyüme öyküsü eşliğinde anlatan acı, tatlı ama her sayfası büyülü bir şehir masalı…
            “Kitap o kadar güzel ki, tadını daha iyi alabilmek için bitirir bitirmez tekrar okumaya başladım.” Jodi Picoult
            (Arka kapaktan…)

         Merhabalar,
         Bu kitaba tam olarak 11 Aralık 2014 tarihinde başladım. Kitap Can Yayınları’dan 5. baskısı çıkınca çok konuşulunca merak edip almıştım. Benden önce Ali okudu ve beğendiğini söyledi. Ama ben kitaba başlayıp yarısına gelinceye kadar resmen acı çektim. Kitabı okurken vücudum acıyordu. Rose nasıl bir şeyler tattıkça insanların acılarını, hüzünlerini hissediyorsa ben de kitabı okudukça etim acıyor gibi hissediyordum. O yüzden kitabı yarım bıraktım.
         Bu yıl aldığım kararlardan biri de yarım bıraktığım kitapları okuyup aradan çıkartmak olduğu için dün yeniden elime aldım ve yine aynı acıyı hissetmeme rağmen umursamayıp okuyup bitirdim.
         Bana göre can acıtıcı bir kitaptı. Ben okurken resmen etimi çekiştiriyorlardı. Ama Ali’ye göre eğlenceli ve komik bir kitapmış.
         Okumak isterseniz karar sizin… :)
        
                                                                                                      


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder