17 Temmuz 2014 Perşembe

Fısıltılar

         


         Fısıltılar
         Bin/Bir Kadın Sövgüsü
         Münir Göle
         Can Yayınları

         İş hayata geldiğinde, yazmak hep yeniden yazmak’tır. Her yenilik, her yeni iş, her yeni sevgili, her yeni surat, her yeni tat, duygu, ses, koku, her yeni heyecan, her yeni acı, her yeni zevk öncekileri yeniden tanımlamaya zorlar seni. Yeniden yazmaya, yeniden yeniden yazmaya.
            Romalı Apuleius’un çok kadınlı bir öyküsü. Öyküyü yeniden yazmaya girişen ve bunu yaparken kadınlara sövüp sayan bir erkek kahraman. Arada yazıya karışmayı, anlatıcıyı kışkırtmayı iş edinen bir başka erkek. Kadınlarla, fısıltılarla örülü bir diyalog. Yazdıkça kızan, kızdıkça yazan, konu dışına taşmaya meraklı anlatıcı, kendisine mutlak gibi görünen katı saptamalarıyla, kendini bir düğümün içinde, koca bir kabusun orta yerinde buluyor. Münir Göle, çok katmanlı, farklı kültürlere kapı aralayan yeni romanı Fısıltılar’da sinsi sinsi, biraz haince damarımıza basıyor.
            (Arka kapak)

         İlk başladığımda çok fazla heyecanlandırmıştır bu kitap beni. Bir anlatıyı yeniden yazma fikri çok ilginç gelmişti çünkü. Zaten bildiğimiz hikayeyi yeniden nasıl yazabilir diye merak etmiştim. Ama yeniden yazmak hakkında yazdığı bölümü geçtikten sonra bana sıkıntılar basmıştı. Ortalarına kadar sıkıntıdan patladım yani. Sonra bir hareketlendi, güzelleşti. Ama sonuna doğru yine aynı sıkılgan duyguyla doldum taştım.
         Zar zor bitirdim ama ben de bittim. Güzelcene de bir kitaptı ama herhalde ben zamanında değildim bu kitabın. Bir de tabii bir kitap elimde üç günden fazla duruyorsa ben cinnet seviyesine geliyorum. Kitap ne kadar güzel de olsa bir soğuyorum. Aslında da çok seviyorum. İşte öyle karışık bir şeyler.

Mitolojik öykülerden hoşlanıyorsanız güzel bir kitap.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder